Duran Erdoğan
duranerdogan1947@gmail.com
TEPEMİ ATTIRIRSA BEN RAMAZANI YERİM !
24/07/2012 KÜLTÜREL YARENLİKTE RAMAZAN Yaptığımız nükteli yarenliklerin
kendimizle özdeşleşerek kıyamete kadar konuşulmasını ve kalıcı olmasını
isteriz.Bazen dozunu aştığımız, abarttığımız, farkında olmadan gaf yapıp, pot
kırdığımız da olmuyor değil...Gerçeği yansıtsa da yansıtmasa da, yarenlik
hayatın tuzu, biberi; onsuz da olmuyor ki ! Malûm: ‘Ramazan’ sabır ayıdır... Buyurun Ramazan yarenlik örneklerini hep birlikte okuyalım:
TEPEMİ ATTIRIRSA BEN RAMAZANI YERİM ! “Ramazan
geliyor, ne yapacaksın, onu nasıl karşılayacaksın?” diye sormuşlar... Sorunun
muhatabı bizim komşu erenler de: “Hoş geldi, sefa geldi. Uslu durursa gül gibi
geçinir, gideriz. Tepemi attırırsa, hatır gönül dinlemem, vallahî ben onu
yerim!” demiş..
MUCUR AÇLIKTAN ÖLÜYOR ! Hacıbektaş-Mucur
arasında dolmuşçuluk yapan ve nüktedanlığıyla bilinen şoför Çerkez; Ramazanın Ağustos
aylarına rastladığı çok sıcak bir yaz gününde
Mucur’a yolcu getirir. Oruç tutmadığı savurduğu sigarasından belli.
Mucur’da karnını doyuracak açık bir lokanta veya pide fırını da bulamamış.
Yolcuları toparlayıp Hacıbektaş’a döndüğünde, gördüklerini ve yaşadıklarını duraktaki
şoför dostlarına şöyle aktarmış: “Mucur’da öğleyin karnımı doyuracak açık
bir yer bulamadım. Halkın benizleri solmuş, susuzluktan dilleri-damakları
kurumuş, açlıktan nefesleri kokuyor. Şuna baksana Hacıbektaş öyle mi? Tüm
lokantalar açık, bolluk-bereket var. Nankörlük etmeyin Hacıbektaşlı’lar, varın
yurdunuzun kıymetini bilin !...Mucur açlıktan ölüyor !..”
CEMAATE DE İMAMA DA MAAŞALLAH
! Merak
saikiyle Kırşehir’deki bir caminin imamına, Ramazan da “epey cemaatin var
mı?” diye sormuşlar. O da üşenmemiş
birer-birer saymış: “Cemaatine de imama da maaşallah. Demek
camide iğne atsan yere düşmez. Son cemaat yerinde bari bir seccadelik yer
ayırabilir misin? Teravihi bu akşam senin camide kılsak...
BEN YARIM MÜSLÜMANIM ! Bizim köylü “Sötüre” lâkaplı Halil,
çevresinde zengin, yani ‘ağa’ olarak bilinir.
Ekili arazisi çok, mevsim yaz. Üstelik
o yıl Ramazan da Temmuz ayına denk gelmiş. Memleket harpten çıkmış, ki
Halil Ağa çalıştıracak işçi bulamıyor. Eline tırpanı alıp ekini kendisi işlemek
zorunda kalıyor... Çünkü ekin zamanında hasat edilmezse, tarlada kalacak, zarar edecek...Moral dersen, tümden bozuk... Kurugöl’ün içinden geçen karayolunun
kenarındaki tarlasında saatlerce tırpan sallamış, öğleye kadar tek başına ekini
işlemiş. Acıkmış, yığının gölge tarafına oturmuş öğle yemeğini yedikten sonra
kırmızı boççayı kafasına dikip su
içerken, yoldan geçen zaptiyeler kendisini görmüşler. Zaptiyeler bir hışımla üstüne yürüyüp çıkışmışlar Sötüre
Halil Ağa’ya: “Ha, öyleyse mesele yok. Haydi kolay
gelsin. Kusura bakma !” deyip, yanından
ayrılırlar. Sözün özü: Esasen yarenlik, nükte, hiciv, taşlama, fıkra ve mizah gibi kültürel mesajı olan söylemlerin içinde
biraz(cık) da ‘beyaz’ ya da ‘pembe’ renkli yalanın olduğu tartışmasız ve bu
tespitim gerçektir. Eğlenirken ya da eğlendirirken -âmiyane tabirle- ‘attığımız, fırlattığımız, sıktığımız beyaz
veya pembe yalanlı yarenliklere’
çevremizdekileri güldürürken; “yalandan kim ölmüş” deyip, sesimizi biraz daha
yükselterek kahkahamızı ayyuka çıkarırız. Bu söylediklerim yalan mı? Hayırlı Ramazanlar efendim !..
Hoşça kalınız.
Duran
ERDOĞAN Kırşehir
Anekdotları Yazarı
E.posta:
duranerdogan1947@hotmail.com www.duranerdogan.com
|
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
ÖKÜZÜN VASİYETİ - 22/04/2014 |
BİR BÖLENİN HIRSI ve HINCI! - 15/04/2014 |
VERGİ HAFTASI - 08/04/2014 |
BU YEREL SEÇİMİN KAZANANI MİLLET OLSUN - 01/04/2014 |
UNUTMAK ve NANKÖRLÜK - 24/03/2014 |
EĞRİ YOLDAN SAPMAYANIN VAY HALİNE! - 16/03/2014 |
BENİM BELEDİYE BAŞKANIM BÖYLE OLMALI - 18/02/2014 |
KIRŞEHİR HALK KÜLTÜRÜNÜN SESİ YAREN TV BİR İNCİDİR - 01/02/2014 |
MUCUR ve HAVALİSİ SOSYAL YARDIMLAŞMA KÜLTÜR DERNEĞİ - 05/01/2014 |
Devamı |