Himmet Miraç SAĞLAM
msaglam23@gmail.com
Bu Bayram Evde Yokuz
13/08/2013 Bayram sabahı gözlerimi açtığımda yatağımın yanında duran bayramlığım ve ayakkabılarımın olduğu zamanlar ne güzeldi... Dünyadan bihaber bayramlığımı giymiş aklımın kestiğince babamın yanında bayram namazını kılmaya çalıştığım zamanı özlüyorum. Bayram namazından sonra oturduğumuz binadaki bütün daireleri dolaşıp büyüklerimizin ellerini öper, verilen şeker ve çikolatalarla dünyalar bizim olurdu. Aile büyükleri ve akrabaları ziyarete gitmek için sabah yatağımın başında duran cicileri giyip saçlarımızı limonla şekillendirdiğimiz günler ne kadar da güzeldi... Cebimize sıkıştırılan paralarla iki üç kere tutulan şekerler ve çikolatalar, gülmekten ayrılma noktasına gelen ağzımızda görünen birkaç çürük diş dışında bütün güzellikleri sererlerdi bize. Oysa şimdiki bayramlara baktığımda ne çocuk çocukluğunu biliyor, ne de büyükler büyüklüklerini… Unutulmuş örfler adetler… Biz böyle mi yetiştik? Böyle mi yetiştirildik? Ne zaman değişti bu düzen? Kim değiştirdi? Şimdi eve gelen misafir için kilosu 20 TL’den başlayan çikolatalar, şekerler alınır. Kapıyı çalan çocuklar için merdiven altı şekerlemeler, çikolatalar… Bir çocuk, kaç bayram çocukluğunu yaşayabilir? Ötekileştirmek neden? Bayram demek; gülümsemek, yakınlaşmak, sevindirmek demek değil midir? Kültürümüzden bizleri uzaklaştıran nedir? Çok merak ediyorum. Bu yazımı okuyan bütün büyüklerime soruyorum bu soruyu… Nedir bizi kültürümüzden, örfümüzden, adetlerimizden ayıran? Kimdir? Neden? Yaşadığımız bayramlar artık şeker firmalarının reklam konuları oldu… Herkesin özlem duyduğu ve tekrar o bayramları yaşamak için çaba göstermediği bir düzen ne kadar sağlıklı? Yazımı sonlandırmadan önce bayramın; küslükler, dargınlıklar, kırgınlıklar ve hataların unutulmasına vesile olmasını diliyorum. Herkese şeker tadında bayramlar... |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Yaşam Odası - 05/06/2014 |
Soma faciasından sonra hepimizde hissettik ve yaşadık ki, acı düştüğü yeri değil ülkemizde yaşayan mezhep, din ve ırk ayırt etmeden herkesin bulunduğu yeri de yaktı. |
Biz Sadece Müslümanız - 30/04/2014 |
Ünlü Yönetmen ve siyasetçi Sırrı Süreyya Önder’in güzel sözüyle başlamak istiyorum. ‘Ortadoğu’nun en büyük sorunu insan olmaya çalışmaktan çok müslüman olmaya çalışmaktır.’ |
Kadın Hakları.. - 29/10/2013 |
Ülkemizde bu kadar aç ve açıkta kalan kadın ve çocuk varken bu hanımefendilerin, arkalarına ensesi kalın ağabeylerimizi alarak ne yapmaya ve egolarını neden bu yönde göstermeye çalıştıkları hakkında hiç bir fikrim yok. Gerçekleri; derin dekoltelerle, |
Bana bir şans verin! - 04/10/2013 |
Mutfağa gidip ocağın en küçük gözüne koysam, çayı iyice de kıssam altını. Güneş yavaş yavaş “Ben varım” derken dolaptan kahvaltılıkları dizsem şöyle önüme. |
Para… Para… Para… - 28/09/2013 |
Hayat budur ya… Doğarız, yaşarız ve ölürüz. Kimimiz güzel yaşar hızlı ölür… Kimimiz kötü yaşar ve ölerek bitmez ömrü, paramparça oluncaya kadar yaşar… Kimisi ‘Kader’ der geçer… Kimisi de kaderini değiştirmeye çalışırken kendini kaybeder. |
Ruhumuzu Gıdıklardı! - 24/08/2013 |
Anadolu’da çocuk olmak, hatta Anadolu’da çocukluğunu hatırlamak belki de Anadolu’da hiç çocuk olamayacak çocuklarımıza anlatabileceğimiz anılardır. Selam olsun en Anadolu’ya… Kırıkkale’ye… Kırşehir’e… Edirne’den Ardahan'a… |
T.C (Türkiye Cumhuriyeti) ile Alınıp Verilemeyen Nedir? - 17/04/2013 |