İLKÖĞRETİM OKULUNDA BAŞARILI ÖĞRENCİLERİ OLAN BİR VELİ  İLE YAPILAN SÖYLEŞİ

SORU: Sayın veli, başarılı öğrencilerin velisi olarak bu başarıyı nasıl yakalıyorsunuz? Başarıya giden yolları anlatırımsınız?

 CEVAP: Bana göre bu işin sırrı sabır, sevgi ve ilgi sözcüklerinde saklıdır. Sevgi olmadan bir şeyi sevmeden onu benimsemek çilelerine katlanmak mümkün değildir. Her insan ‘’ Ben çocuğumu severim, ‘’ der.  Ama bu sevginin ne ifade ettiğini, bu sevginin sınırlarının ne olduğunu kestirmek oldukça zordur. Çocuğumuza duyduğumuz sevginin sınırları nefsimizin ve rahatımızın sınırlarından geniş ise eğer onu gerçekten seviyoruz demektir. İnsan kendini, rahatını, zamanını, sevdiklerine harcarsa; geleceğe en büyük yatırımını yapmış demektir.

   Çocuklarımıza sabır göstermek oldukça zordur, öğrenme çağını bitmek bilmeyen sorularını bir türlü tatmin olmayan merakları çoğu kez bizleri bunaltır. Ama sabırla onlara verilen her cevap onların zihinsel gelişimini ve sağlam bir kişilik kazanmasının olmazsa olmazıdır.

   ‘’Ne yapıyorsun? ‘’ ya da ‘’Ne yaptın? ‘’ sorusunu çocuklarımızın yaptıkları basit işlerin bile ilgi gördüğünün çocuklar tarafından anlaşılması, kolaydan zora, başlangıçtan başarıya ulaşmalarındaki en önemli faktör olarak görüyorum.

SORU: Çocuklarınıza, bebeklikten itibaren nasıl bir metot uygulayıp, başarılı olmalarını sağlıyor sunuz?

 CEVAP: Uzmanlara göre çocukların zekâ gelişimi bebeklik döneminde (0–2 yaş arası ) önemli ölçüde tamamlanmaktadır. Bu dönemde onlarla uzun vakit geçirmek onlarla sanki bir yetişkinle konuşuyormuşçasına sürekli konuşmak zekâ gelişiminde önemli olduğunu düşünüyorum.

   Kısacası; bu dönemde çocukla çocuk olma yavrularımızın gelecekte zihinsel olarak güçlü ve akademik olarak başarılı bir insan olmasında çok önemlidir.

SORU: Çocuklarımızın 24 saati nasıl geçiyor ne gibi programlar uyguluyorsunuz?

CEVAP: Ben başarının, saati saatine yazılmış bir programla değil de çocuğun sorumluluk ve çalışma alışkanlığı kazandırmakla geleceğine inanıyorum. ‘’Hadi dersinin başına’’ demek yerine çocuğumuzla geleceğini planlamanın ve bunun için çalışmanın gereğinin çocuğa kazandırılmasının daha faydalı olacağını düşünüyorum. Çocukların bu bilinci kazandıkları için benim gayret sarf etmeme gerek kalmıyor. Ders çalışmayı, kitap okumayı, yemek yemek, su içmek, oyun oynamak gibi sıradan yapılması gerekenler olarak görmektedirler. Bu alışkanlığı kazandıkları için kendileri de sıkıntı yaşamıyorlar.

   Uygun saatlerde birlikte seçtiğimiz televizyon programlarını özellikle belgesel programlarını yorumlayarak izlemekte çocuklarımın başarısına katkıda bulunduğunu düşünüyorum. Olmazsa, olmazımız kitap okumak; evimde oluşturduğum mütevazı kitaplığımdan çocuklarımın azami faydalanması için elimden geleni yaparım. Çocuklarım için ‘’ Hayır almam! ‘’ diyemeyeceğim tek şey kitaptır.

SORU: Çocukların sağlıklarını ilgilendiren hangi konulara önem veriyorsunuz? Tedavi yollarında nasıl bir sonuç alıyorsunuz?

CEVAP: Genelde bu sorunun cevabını bütün anne veliler bilir. Ama bizim evin el yüz yıkama ve diş fırçalama gibi kişisel bakımlarda katı kuralları vardır. Mevsime göre giyinme, düzenli ve dengeli beslenme, temizliğe dikkat hastalıklardan korunma yollarımızdır. Bir de hasta olunca doktorun verdiği tedaviyi tam yapmaktan geçer.

SORU: Çocuklarla iletişim kurmakta nasıl etkili olabiliyorsunuz?

CEVAP: Çocuğumu sabırla dinlemek, ilgi ve ihtiyaçlarına karşılık vermek her şeyden önce onları muhatap alarak, büyük insan gibi arkadaş gibi davranarak iletişim kurma yollarını deniyorum.

SORU: Çocuklarınızın başarılarını ailece nasıl değerlendiriyorsunuz?

CEVAP: Gurur duyuyoruz, makul ölçülerde ödüllendiriyoruz. Rehavete düşülmemesi içinde telkinde bulunuyoruz. Her zaman kendileri ile yarışmaları gerektiğini söylüyoruz.

SORU: Çocuklarınız için neler hedefliyorsunuz?

CEVAP: İlgi, ihtiyacı; yetenek ve çağın gereklerine uygun meslekler istiyorum. Özellikle zekâlarının özelliğine göre olmasını uygulamakta, kazanmakta zorlanmayacak meslekleri diliyorum.

SORU: Son olarak tüm öğrenci velilerine neler tavsiye edersiniz?

CEVAP: Bu soruya şöyle bir cevap vereyim. 2008 Pekin Olimpiyatları’nda yüzme dalında 8 altın madalya kazanan Amerika’lı yüzücüye başarısının sırrı sorulduğunda cevap olarak 12 yıldır yüzdüğünü bu süre içerisinde havuza girmediği gün sayısının üç gün olduğunu söylemiştir. Bu örnekten de anlaşılacağı üzere başarının sırrı çalışmayı sürekli hale getirmektir. Eğitim bir alışkanlık işidir. Velilerimiz çocuklarının çalışmalarını belli bir süre takip edip onların çalışma işini sürekli hale getirip alışkanlık haline dönüştürürlerse başarıda kendiliğinden gelir.

                                                                                              13.03.2012 - Ali AYDEMİR

Not: Mucur Ş.A.S.M.Cumhuriyet İlköğretim Okulu öğretmen ailesi ile yapılmıştır.