![]()
Mehmet ALTIPARMAK
maltiparmak40@mynet.com
O BİR KIRŞEHİR SEVDALISIYDI!
07/12/2011 Kendisi ile yüz yüze ilk kez 1990 yılında Numune Hastanesi
Çocuk Klinik Şefi olduğu zaman tanışmıştım. Büyük oğlum Fatih’in bademcik ve
geniz eti ameliyatı için bizzat kendisi ilgilenmiş ve ameliyatını
gerçekleştirmişti! Bu işlem rahmetli Mehmet Ali Altın’ın doktorluk yaptığı
sürece hemşerilerine ve garibanlara yaptığı kolaylıklardan sadece birisi idi! Ancak çalıştığım kurum itibari ile SSK’lı olmam ve Numune
hastanesinde normal şartlarda böyle bir ameliyatı gerçekleştirmem mümkün değil
iken her zaman olduğu gibi Doktor Mehmet Ali Altın hemşerisi için kimsenin
yapmayacağı bir işi yaparak kendisini efsaneleştirmiştir. 1995 yılının Eylül ayında başlayan Genel Seçim sürecinde
Anavatan Partisinden Kırşehir milletvekili adayı olması ile başlayan
birlikteliğimiz 6 Aralık 1996 yılına kadar devam etmiştir. Beraber çalıştığımız süre içinde bize
bıraktığı “Kırşehir Sevdalılığı” sevgisini şerefle taşımaya çalışmakta ve
ölümünün üzerinden 15 yıl geçmesine rağmen yaşantımızın her karesinde kendisini
anamadan geçemememiz onun efsane olmasının tesadüf olmadığını göstermektedir. Neşet Ertaş’ın dizelerinde geçen her satır onun Kırşehir
Sevdalılığını en iyi anlatmaktadır. “Çarığınan Köyünden gelen Tıp okuyup doktor
olan” derken köyden çıkan birinin doktor olması, o zor şartlarda
gerçekleştirilmesi çok zor olan bir şeyi başardığını anlatıyor. Neşet Ağamın
“Doktor Mehmet Ali Altın” kaleme aldığı şiirin her bir satırı Doktor Mehmet Ali
Altın’ı bizlere daha iyi anlatmaktadır. Danışmanlığını yaptığım süre zarfında Mehmet Ali Altın bana
çok şey öğretmiş ve bugünlere gelmemizin mihenk taşıdır. Yapmaya çalıştığımız
“Kırşehir Sevdalılığı” Doktor Mehmet Ali Altın’ın bana bıraktığı en değerli
hazinedir. Yazılarımda kendisini Mehmet Ali Altın olarak belirtmemin nedeni
rahmetlinin bütün yazışmalarında ve ismini kullanırken “Mehmet Ali Altın”
olarak yazılmasını ve söylenmesini istemesindendir. M.Ali Altın olarak gelen
yazılara Mehmet Bey diye yapılan hitaplara rahmetli kendi üslubu ile kızardı ve
Adının ve soyadının tam yazılıp söylenmesini isterdi. Kendisi çok çalışkan ve bir o kadarda titizdi. Mecliste
sekreteri Fatoş Hanıma ve bana “siz beni daha tanıyamadınız şu rahatsızlığım
olamasa benim tozuma yetişemezsiniz” der ve her işin en mükemmel olmasını
hemşerilerimizin bekletilmeden yapılabilecek işlerinin süratle bitirilmesini
isterdi. Rahmetlinin bize attığı fırçalar çalışma ekibi olarak bize
hiç dokunmazdı! Zira o fırçalar yaşam felsefemizde bizlere çok şey öğretti!
Keşke yaşasaydı ve fırçalarına devam etseydi! Yaşasaydı Kırşehir’e hizmet
gelirdi! Yaşasaydı Kırşehirli Bürokratlar önemli makam ve mevkide olurdu!
Yaşasaydı Kırşehir ve Kırşehirli için her şey şimdikinden daha güzel olurdu! Rahmetli ile ilgili o kadar çok anımız ve hatıralarımız var
ki hala onu anarken tabiri caiz ise “burun deliklerimizin” sızladığını
hissediyoruz. Bizleri yaradan cenabı Allahtan tek dileğimiz gelecek nesillere
ve geride bıraktıklarımıza rahmetlinin bıraktığı izin zerresini bırakabilmek! Şimdi rahmetlinin oğlu Oğuz Altın ve kızları Oya ve Nazlı
Altın’ın ne kadar babaları ile gururlansalar azdır diyorum. 15 yıl önce onlar
babalarını kaybederken Kırşehir’de yeri doldurulamayacak “Doktor Mehmet ali
Altın’ı” Kırşehir’in “Altın Oğlu”’nu kaybetmiştir. Daha hala onun eksikliğini
hissederken onun ilke ve prensiplerini ilke edinebilmek için çalışmaya devam
ediyoruz. Garibanlara yaptığı sağlık yardımlarını anlatmak istesek
sayfalar yetmez! Gazi Hastanesinin Başhekimi iken hemşerilerimizin bürokraside
yükselmeleri için gayretlerini anlatmak istesek sayfalar yetmez! Kısa dönem
vekilliği süresince belediyelere yardım çıkarma girişimlerini anlatmaya
çalışsak yaşayan Başkanlarımız bunların en canlı örnekleridir. Amansız hastalığa yakalandıktan sonra tedavi için gittiği
Amerika’da üç ay tedavi süresini hastalığın ciddiyetinden dolayı 19 güne
sığdırarak yurda gelip hızlı bir tempo ile “Kırşehir ve Kırşehirliye ne
yapabilirim” diyerek çalışması film şeridi gibi gözlerimizin önünde
geçmektedir. Başken Hastanesinde son günlerini yaşarken ziyaretine gelen
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz’a “susurluk ne olacak, Ülkenin hali nasıl
düzelecek” sorularını yöneltmesi! Ölümünden bir gün önce kendisini ziyaret eden
DYP Kırşehir Milletvekili Ömer Demir’e Kırşehir için yapılması gerekenleri
sıralayıp “Kırşehir sana emanet” demesi! Aynı temennilerini Refah Partisi
Milletvekili Cafer Güneş’e aktarması! Rahmetlinin son nefesinde de yüreğinin
Kırşehir Sevdası ile çarptığının göstergesidir. Son nefesindeki “Kırşehir Sevdalılığı” yaşamımız boyunca oğlu
Oğuza, danışmanlını yapma şerefene nail olduğum için bana örnek olacak ve onun
manevi gölgesinde Kırşehir’e ve Kırşehirli hemşerilerimize hizmet etmeye devam
edeceğiz. Etmediğimiz takdirde rahmetli bize olan hakkını helal
etmeyeceğini adımız gibi bilmekteyiz. Bunun göstergesi olarak oğlu Oğuz
geçtiğimiz yıllarda dünyaya gelen evladına “Mehmet Ali” ismini vererek babasına
olan saygısını göstermiştir. Bende Haziran ayında dünyaya gelen evladıma
“Mehmet Ali” ismini vererek onu hiçbir zaman unutamayacağımı belirtmek istedim.
Doktor Mehmet Ali Altın ile çalışmak bana büyük onur
vermiştir. Bugünlere gelmemize önemli katkısı olmuştur. Ondan aldığımız
meşaleyi daha iyi yerlere getirmek temel felsefemiz olmuştur. Kendisine ruhun
şad olsun mekanın cennet olsun diyerek bu haftaki yazımı noktalıyorum.
Biliyorum ki her Kırşehirli her aklına geldiğinde rahmetle kendisini
anmaktadır. Ama yazımı okuyan her hemşerimden âcizane isteğim rahmetli için üç
İhlas bir Fatiha okuyarak mekanının cennet olmasını Cenabı Allahtan dileyelim. Her zaman ifade ettiğim gibi bana ulaşmanız bir e-mail ve
telefon kadar yakın olduğunu belirterek hoş ve esen kalın diyor, görüş ve
önerilerinizi aşağıda verdiğim e-mail ve telefon numarasına bekliyorum. E-Posta Adresim: maltiparmak40@mynet.com GSM Telefonum: 0 542 610 40 40
( Kırşehir Kırşehir ) |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
26. Ahilik Haftası kutlu olsun! - 23/09/2013 |
16. yılda unutulmamak! - 10/12/2012 |
Bir çınar daha gitti! - 25/11/2012 |
MAĞDUR OLDUĞUNDA YANINDA! HAKSIZ OLDUĞUNDA DA KARŞISINDA! - 31/07/2012 |
HEPİMİZİN HABER PORTALI “KIRŞEHİR A HABER” - 24/07/2012 |
Kapanan adliyeler! - 11/07/2012 |
Şirazeden şimdi mi çıktı? - 11/07/2012 |
İstenince oluyormuş! - 11/07/2012 |
Bebek katili nerde? - 11/07/2012 |
![]() |