Ünal KAYA
unalkaya40@hotmail.com
MERHAMETİN BİTTİĞİ YERDEYİZ
24/12/2011 Merhaba sevgili Kırşehirli hemşerilerim. Yıllardan beri var olmak ve varolmamak arasında gidip gelen dünyada hayat mücadelesi veriyoruz.Bu mücadeleyi verirken, neyin nasıl doğru ve yanlış olduğunu bazen kestiremiyoruz.Eskiden köylerimizde güzel Anadolumuzda yaşarken, dedemin Cuma namazından getirdiği 1 adet gaste kağıdına sarılı LOKUMU 3 torununa bölerek adeletin eşit paylaşmakla olduğunu öğrettiği gözümün önünden gitmiyor.İdareyi gerçekten idare edenlere vermemiz lazım, bu olay günümüz ortamında ya parasal güçten yada güçlüden yana tecelli etmiştir.İDARE kelime anlamına baktığında büyük vebalin olduğu haklı ile haksızın bulunduğu hak ve hukuk mekanizmanlarından oluştuğu görülmektedir. Sizce ZALİM de merhamet olur mu ? Zalimde merhamet olsa zalimlik yapmaz, güçsüzü ezmezdi.Ta Amerikalardan gelip Ortadoğuda katliyam yapmazdı.Maalesef bunlar gözümüzün önünden hiç gitmemektedir. Kırşehir’li hemşerim, Ahilik prensiplerini korumalı, kollamalı ve gözetmelidir.Eğer bu Ticaret ahlakını yitirir teraziyi elinden düşürürse, işte o ZALİMİN yandaşı olur. Zalim sadece Amerika mı? Hayır sevgili hemşerilerim.Zalim değerlerini kültürünü para ile satıp bizlerin geleceğini karartan öz değerlerimizden uzaklaştıran canilerdende oluşmaktadır. Bir mal satıyorsun, ve teraziyi hep kendi menfaatinde kullanıyorsun,Ya altına ağırlık koyorsun yada başka hileler yapıyorsun.Ozaman kazandığımızı sandığımız bir ortamda neler kaybettiğimizi düşünemiyoruz.Çünkü helal ile haram birbirine girmiş vaziyette damarlarımızdaki asil kanı arap saçına döndermektedir. Bir gün çalıştığım iş yerine bir adam geldi.Selam verdi ve aleykümüselam dedim.Satmak istediği baldan bahsetti, ihtiyacım yok dedim.Çıkarken nerelisin dedi dedim Kırşehirliyim.Bende Kırşehirliyim dedi koskoca İstanbul’da, sevindim otur amca dedim, oturdu hasbaal ettim çalıştığım iş ortağım başka memleketli idi.Bal hastası bir abimizdi iş ortağımız ve onu aradım abi nerdesin gel diye ve abimiz geldi.Sen hakiki bal istemiştin bak benim hemşerim geldi alalım dedim.Bala baktı adama baktı birde bana baktı ama kaşını oynatıp gözünü kırpmadı, adamda kırmak istememiş acilen abimiz dükkandan çıktı başka bir müşterimize gitmek zorunda kaldı.Balı almadı, ayakta duran hemşerim, hadi yiğenim almıyonmu dedi cebimde paraya baktım dediği kadar yoktu komşu esnaftan aldım.Telefon istedim kullanmıyorum dedi vermedi.Çekti gitti,iş ortağımız abimiz geldi keşke almasaydın adamın yanında diyemedim hemşerim deyince bu sahte bal dedi.Ümitimi şevkimi ve hemşerilik duygumu o an körertti ama Kırşehir’e olan bağımlığımı dahada pekiştirdi. Soruyorum size kazançlı çıkan kim oldu ? Kazançlı ben çıktım ama, MERHAMETİN BİTTİĞİ YERDE OLDUĞUMUZU anladım. Ben nasıl kazançlı çıktım.Niyetim neydi Bal olarak almaktı.Allah insanların niyetlerine göre istediklerini verir.Ve banada öyle oldu bal olarak yedim (şifa olsun). Ya bana bal diye sahte balı satan aceba o parayı yemesi ona nasip oldu mu ? Onda Allah bilir. Demekki yalan söylerek mal alıp satmayacağız.Merhametlidende merhametli olan insanları, merhametten uzak tutmayacağız.Hayır hasanet eden insanları o kurumlardan uzak tutmamalıyız. Bakın içimizde bu olaylar olurken, yabancıların ticari hayatta memleketimizde büyük alışveriş merkezleri açarak bizleri nasıl sömürüyorlar.Yaklaşık 8 sene kaldığım Hollanda’da hep insan haklarından bahseden bu Avrupada yaşadım.Ama insan hakkının olduğu ülkede insan haksızlığınada bire bir şahit olaraktan yaşadım.Orda bile kuruşun olmasın kasadan geçemezsin.Şimdi ise o sistemi o insanlar Türkiye’ye getirdiler. Bu olayı nasıl fark ettin diye sorarsanız !!! Bir gün metro alışveriş merkezine gittik.Bir kaç bir şeyler aldık, arkadaş hemen poşete sarıldı, dedim bırak niye dedi, dedim onuda parayla satıyorlar dedim.Vayy anasını satayım biz nerde yaşıyoruz dedi, ve poşeti almadı.Nasıl olur dedi valla bal gibi olur dedim.Mahalledeki Hasan emmimizden aldığın yumurtalara ekmeklere aklın gitmesin dedim.Adamla birde direni direni pazarlık yapıyorsun ve poşet ne ne varsa alıyorsun, gıkı bile çıkmıyor dedim.Bu büyük marketleri getirenlerin ecdadı değilmi, tane ile domates, dilim ekmek, bir dilimde karpuzu alanlar.Kocası ekmeği, karısıda aldığı 1 adet salatalığın parasını ödeyen.İşte bu adamlar içimize yerleşiyor sinsi sinsi ve Merhamet duygularını bitirip hayatı maddiyata maddeye bağlıyorlar.Emine bibime varsan desen 2 yımırta ver hemen verirdi paramı isterdi bizden hele bir para verde gör başına gelenleri ya şimdi ? Peki Kadın hakkı dediler bir şeyler çıkarıyorlar neymiş bu aceba !!! Aklım almadı gene bu GAVURUN oyunları ve gavrun ıyunu dedim.Ya arkadaşlar ikide bir birileri çıkıyor kanun çıkarıp milletin gözüne girmeye çalışıyor ama sapla samanda birbirine katıyor.Ya arkadaşım Almanyada Avrupada kadın hakkımı var Allah aşkına, kadın hakkı dediğin nedir onu bana izah edin.Aile yapısı olmayan evliliğin ve yaşantının olmadığı, alkol ve uyuşturucunun dost hayatı yaşamın içinde kıvranan bu toplumun geçmişi olmayanların adetini örfünü niye alıyım ben arkadaşım.Kadın hakkını en güzel İSLAM dini vermiştir ve “Cennet Anaların Ayaklarının altındadır” demiştir.Kadınları dövmek tabiî ki haklı bir olay değil.Ama ağzını tutmayan cik cik ötenlerede büyüklerimiz büyüklük yapmalıdır.Bir baba kızı gelin olup evinden çıkarken, bu evden gelinliğinle çıktın kefeninle gelirsin dediğide kulaklarımızdan daha halen silinmedi. Şimdi gelelim sözün özüne .Sevgili hemşerilerim, cennet anaların ayağı altında derken, evide dişi kuş yapar diyede bir söz vardır.Ailenin iç mekanızmasıdır kadın.Kadın varsa aile ve eş var.Onlarsa varsa çocuklar var.Bu nimetlerimizden bizleri mahrum edip ortalıkta kadınları provakatör olarak kullanmak adına işte böyle sinsi emeller peşine düşmüşlerdir.Kadın meydana çıkacak evde aşı kaynamayacak, kocası işten gelecek evde kimse yok napacak peki kahveye gidecek ömrünü boş işlerle geçirecek.Ne yapacaklar bu hakları çıkararak, çoluk çocuğa karışamayacak ve bileğimizi bükemeyen dünya devletlerinin genç nufusu ve azalmakta olan birtoplumu ortaya çıkaracaklar. Bizler aslımızı ve neslimizi biliyor, onun için o mücadeleyi veriyoruz.Aile ortamını kışkırtıp neymiş en ufak şeyde zile bas polis gelsin deyip kadınları sokaklara dökmeye kısacası aile yapısını bitirmeye çalışanlar var.Kadınlar bizlerin baş tacıdır, bizler kadınlarımızı ne avrupaya nede dunyaya değisiriz.Çünkü elindeki nasırlarıyla Ayşe teyzem çocuklarını okuttu bugünlere getirdi.Ekmek etti ,çörek yaptı, bir kuru sovanla, yağsız bulgur pilavını ekmek yaptı sofrasına, çocuklarını büyüttü. Tarih boyunca Türk kadını, hayatın her safhasında erkeğin yanında yer alarak sorumlulukları paylaşmıştır. Peki Kadın hakkı sizde bir zile bas polis gelsin mi ? Yoksa Nene Hatunların analık sembolümü yorum sizin. Yıkamadıkları aile yapımızı işte böyle içten içe yıkmaya çalışıyorlar.Saygı ve sevgi kalmayacak,çocuklar ana babayı tanımayacaklar.Tıpkı dağya çıkıp evini tarayanlar gibi (Allah Muhafaza) İşte gördüğünüz gibi bunlarda MERHAMETİN BİTTİĞİ YERDELER. Örfünüzü, adetinizi gelenek ve göreneklerinizi unutmayın.Yaşayın yaşatın birbirinizden kopmayın.Büyük büyüklüğünü küçük ise küçüklüğünü bilsin PARA ile MERHAMETSİZ olmasınlar.Para eliyin kiri bugün var yarın yok ama gelenek görenek aile her zaman var ve lazım. Keşke çocuk olsam “Dedem cumadan geldiğinde gaste kağıdına sarılı lokumu üçe bölse” ne iyi olurdu.Ağlamakta güzel Allah kimseyi ağlatmasın ama eskiler bir başkaydı kısacası MERHAMET VARDI,İNSANLIK VARDI. Ya şimdi ? Saygılarımla Ünal KAYA |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Şartlar Olmamızı Gerektiriyorsa MİLLETVEKİLİ'de Oluruz. - 28/08/2014 |
Çok ŞÜKÜR Allah'ım !.... - 15/04/2014 |
Yardımlaşma ve Dayanışma,Ayrışma ve Kutuplaşmayamı Gidiyor - 24/03/2014 |
Kime ne için NEŞET ERTAŞ ödülü verildi anlamış değiliz - 21/10/2013 |
SAHİ BİZ KİMİN ADAMIYIZ ? - 23/06/2013 |
ÖZÜR DİLİYORUM - 03/06/2013 |
Okumuşun Cahili Olurmu? - 19/05/2013 |
SİYASET İÇİN DERNEK KURULMAZ - 18/04/2013 |
DÜZENİN İÇİNDEKİ DÜZENSİZLİKTE RAFTAKİ SAKLI “KUL HAKLARI” - 13/03/2013 |
Devamı |